Ağaçlar gibiyiz biz insanlar. Minicik bir tohumdan başlıyoruz. Bize itina ile bakan birilerine ihtiyacımız var. Kimimiz de bu özenden yoksun kendiliğinden serpiliveriyor. Derken küçük bir fidana döünüşüyoruz. Genç ve canlı. Her rüzgara kapılan, eğilip bükülen, her şeye rağmen heyecanla büyüyen, gelişen.
Dallarımıza kavuşuyoruz. Güçleniyoruz. Kendimizi biliyor, sınırlarımızı tanıyoruz. Çoğalıyoruz, iyice kök salıyoruz.
Zamanı gelince, vade dolunca da kimimiz kuruyor, kimimiz kesiliyor, kimimiz de vazgeçiyor hayattan.
Ve yaşam, bir ağaç gibi. Köklü, dallarında yemyeşil yapraklarıyla, kadim bir bilgelikte. Her birimiz bir yaprak gibi tutunuyoruz farklı dallarından o ağaca. Minicik ve heyecanlı bir yaprak gibi savrula savrula büyüyoruz. Koyu bir yaşanmışlıkla sarılıyoruz o dala, hiç kopmayacakmışcasına.
Ve vadesi dolan, kuruyor, kopuyor ve toprağa kavuşuyor sonunda.
Tüm kadimliği ve kalenderliği ile toprak bambaşka köklere hayat vermek için kucaklıyor bizi.
Biz, ölümlü can’ları…
- Tanıdığım en iyi insan, dostum Murat Yapıcı anısına (15 Şubat 2016; 9:30)
Allah rahmet eylesin. Belli ki ışıklar saçarak geçmiş hayatı, gittiği yerde de nurlar içinde yatsın. Geride bıraktığı yavrusu ve anılarıyla bu dünyayı aydınlatmaya devam edecektir eminim.
BeğenBeğen
Teşekkür ederim. Ardında derin bir iz bıraktı gerçekten.
BeğenBeğen