Şimdi öyle durup dururken nereden aklıma düştüyse, Noel öncesi sokakta olsam dedi içim. Işıklar, müzikler, ağaçlar olsa, bir yerinde buz pisti hatta şehrin. İnsanlar gülümsese birbirine, kayıtsızlık şartsız iyilik olsa. Friends seti gibi komik bir heyecan sarsa sokakları. Caddelerdeki evsizler bile halinden memnun olsa, o derece yani.
Ya da eski bayramlarda kasabaya gelen sirk gelse kondursa koca çadırını meydana. Bayramlık denen şey, Sümerbank basmasının en güzel kırmızısı ile evde dikilen elbise, bayram ziyareti denen şey de, el öpülünce alınan harçlık, bayramsa o harçlığı, o sirke yatırmak olsa mesela.
Dünya mesela, Fransa’da birbirine giren ortalığı, Gezi’yi de tablonun kalbine koyup, hakkıyla resmetse.
Kimbilir, aklıma düşüveren o sevgi dolu insan, iyilik dolu sokak hayali gerçeğe dönüverir mi?