Görüş

İnsanın yaşla beraber görüşünün bozulması, diğer yandan bakış açısının daha da netlik kazanması ne tuhaf değil mi?

40’lı yaşların başında giderek zorlaşan yakın görüşüm sayesinde yıllar sonra yeniden gözlük sahibi oldum. Kitabı okuma zevkimi yeniden kazanmamı sağladığı için o gözlüklere minnettar oldum üstelik. Fakat yıllar birbirini kovalarken uzağı da layığı ile seçemez oldum. İşte o noktada yeniden gözlükten medet umar, varlığını reddeder ve dahası hafiften nefret eder duruma geldim.

Peki sonra ne oldu? Maydanoz ayıklarken bile gözlük takar, uzağa da fazla kafayı takmaz hâle sürüklendim. Bilinçsiz bir şekilde, evet!O noktada insan ilişkilerinde, aile düzeninde, kadınlık varlığımda, annelik hâlimde, evlat olma durumunda bir netlik kazandım. Ne tuhaf değil mi?

Baktığınız yeri görmek aslında gönlünüzde neler yaşandığı, ömrünüzün o noktasına neyi taşıdığınız ve geleceğe dair umut ve hayalleriniz ile gerçekleşiyor. Yani mesele gözde, gözlükte, bakılan yerde, ışıkta, anda değil! Mesele siz neredesiniz, nereden ve nasıl geldiniz, nereye gitmeyi hayal ediyorsunuz kısmında?

Kapiş🤨

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s