Günün Şefkati

Bir yandan yağmura, bir yandan ışığa teslim gün. Güneş, yağmur damlalarının içinden süzülüyor sanki. Dünyayı incitmemek için çaba gösteriyor. Rüzgar bile temkimli, eserken ses bile çıkarmıyor. Deniz kabarmamış, kuşlar havada, zeytinlerin dalları hafifçe salınmada.

İnsanlık evde, sokakta, işte… Derin bir adaletsizliğe teslim. Durmuş, hemen kapının ardında olabilecekleri ürkek ve meraklı bir yürek çarpıntısıyla beklemekte. Diğer yandan günlük hayat hiç olmadığı kadar durağan, yapışkan, insanı içine çeken bataklık gibi ağdalı. Kimine festival havasında bir sürpriz paket, kimine nefes aldırmayan bir kabus. Çünkü yaşamın adaletli olduğuna dair hiç kanıt bırakmadan ortadan kaybolmuştu insan canlısı bir zaman.

Neyse ki sanat var, edebiyat var, kuş cıvıltıları, çocuk mırıltıları, kadın kahkahaları var. Neyse ki hâlâ tok sesiyle bize kendimizi güvende hissettiren ozanlar var. Neyse ki hâlâ kardeşlik var, sevgi var. Olmasalar koca dünya bir minik insanlığa dar.

Pencereden bakıyorum. Ben günü ne denli şefkatle bağrıma basarsam, o da beni öyle karşılıyor. Zira insan en çok kendi yüreğini böyle zamanlarda sarıp sarmalıyor.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s